EKONOMİ
Korona Virüs ve Dünya Ekonomisi
2020 döneminden itibaren bu pandemi tüm dünyayı yavaş yavaş sarmaya başlamıştır. Sonuçta insanlar her gün hasta olmaktadır. Yaşlı ve kronik hasta olanlar bu virüse yakalanırlarsa hayatlarını kaybetme riskleri oldukça yüksektir.
Nadim Talha
Korona virüs günüzmüzdeki en büyük salgın olarak kabul edilmektedir. Bu salgın COVİD-19 olarak tanımlanmaktadır. 2020 döneminden itibaren bu pandemi tüm dünyayı yavaş yavaş sarmaya başlamıştır. Sonuçta insanlar her gün hasta olmaktadır. Yaşlı ve kronik hasta olanlar bu virüse yakalanırlarsa hayatlarını kaybetme riskleri oldukça yüksektir.
Salgın nedeniyle insanlar kendi işlerini bırakıp evde kalmayı tercih etmiştir. Bundan dolayı COVID-19 nedeniyle bütün dünya ekonomik sıkıntı çekmektedir. IMF raporuna göre 2020 yılında dünya ekonomik büyümesinin yaklaşık %3 artması planlanmıştır. Maalesef salgın nedeniyle bu oranın tam tersi olacaktır. Dünyanın ekonomik büyümesinin %3 artması yerine %3 düşeceği beklenmektedir. Aynı zamanda pandemi nedeniyle Amerika ve Avrupa Bİrliği'nde işsizlik oranının yaklaşık %10 yükselmesi beklenmektedir. Bu işsizlik en çok da lokanta, taşımacılık ve turizm sektöründe çalışan insanlar üzerinde etkili olacaktır. Pandemi nedeniyle gelişmekte olan ülkelerdeki insanlar daha çok sıkıntıya düşecektir.
Bazı iktisatçılara göre bu ekonomik sorunların kısa dönemde çözülmesinin tek yolu paranın dolaşım yoğunluğu hızının artmasıdır. Bu durumda daha fazla gelir alan insanlar iş kaybedenlere yardım etmelidir. Aynı zamanda bazı ülkelerdeki hükümetler kendi insanları için teşvik paketlerini açıklamıştır. Buna göre Japonya yaklaşık 550 milyar USD ve Avrupa Birliği 599 milyar USD teşvik paketi açıklamıştır.
Bu paket açıklandığından dolayı kısa süre için vatandaşların yaşam standartları iyileşebilir. Ama uzun dönemde makro perspektiften bakıldığında ekonomide büyük bir zararlar ortaya çıkacaktır. Çünkü üretim azalacaktır ve işten ayrılan insanların yeni yatırım şansları azalacaktır. Bu durumda ülke hükümetleri tarafından açıklanan teşvik paketlerinin uygun şeklinde yatırıma dönüştürülmesinin imkanları bulunmalıdır. Ayrıca turizm sektöründeki ekonomik zararın çözülmesi için alternatif ekonomik politikaları elde edilmelidir. Bu durumda doğrudan yabancı sermayenin daha fazla arttırılması gerekmektedir.
Buna göre Ar-Ge sektöründe yatırımın artırılması gerekmektedir. COVID-19 salgını devam ettiği sürece sosyal mesafe sürekli uygulanmalıdır. Bundan dolayı fabrika gibi sektörlerde nispeten az kişi emek vermen şansını bulabildiği için üretim de nispeten az olacaktır. Sonuçta ekonomik büyüme daha fazla düşecektir. Bu halde teknoloji gelişip üretim verimliliğinin artırılması gerekmektedir.
Henüz yorum yapılmamış.