Sosyal Medya

SİYASET

Kafkas Kartalların Mücadelesi, Dünü-Bugünü

Uzun yıllara Kafkasya’nın özgürlüğü için Ruslara karşı mücadele etmiş olan İmam Şamil, İslam dünyası ülkelerinde ün sahibidir

Imeda Paksadze


Bugünkü yazı, din, milliyet ve kültürden bağımsız olarak tüm Kafkasların çok sevdiği Müslüman bir lider Cevher DUDAYEV’in sözleriyle başlamak istiyorum. "Rus güneşi Ukrayna güneşi doğduktan sonra batacaktır” sözünü söyleyip akabinde Ukraynalılarla ilgili uzun konuşmada bulunmuştur: Yapabileceğiniz en büyük hata Ukraynalıları görmezden gelmek, onları zayıf görmek ve incitmektir. Ukraynalıları asla kızdırmayın çünkü onlar göründüğünüz kadar zayıf değillerdir. Allah korusun da Ukraynalılar kendi topraklardan kovulmaya veya onlara sahip olduğu topraklar ele geçirmeye kalkışmayın çünkü bir gün Ukraynalılar geri gelir ve hak ettiklerini geri isteyeceklerdir. O zamanda da güç ve kuvveti orantılı kullanmaya alışkın değiller, yollarına çıkan her şeyi yok edeceklerdir. Dolaysıyla atalarının yattığı topraklara döndüklerinde Ukraynalılar karcı çıkmamaya gayret edin.” 
Nerdeyse iki aydır hepimiz savaşa takip ediyor ve 24 saatte Kiev ele geçireceğim iddiada bulunan Rus hükûmeti iki ay savaşıp, Kiev daha alamadığını görüyoruz.  Bütün bunlar ışığında, 30 yıl önce Cevher DUDAYEV 'in öngörüldüğü durum ve söylediği bu sözlerin doğru olduğunu söylenebilir. Cevher DUDAYEV, diğer Kafkas Müslüman liderler gibi, Çeçen ülke bağımsızlığa kavuşmak amacıyla Rusya’ya karşı mücadelede öldürülmüştür. Rus hükûmete karşı ilk savaşa giren, Kafkasların özgürlüğe kavuşmak ve İslamiyet’in güçlendirmek amacıyla rahmetli Şeyh ŞAMİL mücadele etmiştir.


İmam Şeyh ŞAMİL


İmam Şamil 26 Haziran 1797 yılında Dağıstan Özel Cumhuriyetinin dağlık bir köyü Gimri’de bir Avar ailesinde dünyaya gelmiştir. Genç yaşlarda Dağıstan’ın önde gelen dini liderlerinden biri olan Şeyh CEMALEDDİN GAZİ KUMUKİ'den din dersleri almıştır. Rus İmparatorluğu’na karşı Dağıstan’da başlattığı savaşın Çeçenistan’da sürdürmüştür.  Uzun yıllara Kafkasya’nın özgürlüğü için Ruslara karşı mücadele etmiş olan İmam Şamil, İslam dünyası ülkelerinde ün sahibidir.  Yirmi beş yıl sürdürüldüğü savaşta birden fazla zafer elde eden imam Şamil Kafkas halklar için bir kahraman olmuştur halk ona “Kafkas Kartalı”, “Rusya’nın Kâbusu” gibi takma isimleri koymuşlardır. Ancak o dönemdeki oldukça güçlü olan Rusya imparatorluğu tarafından Şeyh Şamilin dost ülkelerden gelen tüm yardımlar kesilince fazla dayanamamıştır. 6 Eylül 1859 tarihinde, silah olmadan savaş sürdürülmesinin tehlikeli olduğunu anlayan İmam şamil, Rusya yetkilileriyle müzakereler yaparak silah bırakma yolunu seçmiştir. Teslim olduktan sonra başlayan sürgüne gittiği çeşitli Rus eyaletlerinde hep sempati toplayarak güleri geçirmiştir. 31 Mayıs 1869 tarihinde hacca gitmek üzere önce İstanbul’a Abdülaziz’e veda ziyaretinde gelmiştir. 25 Ocak 1870 tarihinde hac vazifesini yerine getirmek için İstanbul’dan ayrılmıştır. Niyetini yerine getirdikten sonra İmam Şeyh Şamil Şubat 1871 tarihte Medine’de rahmetli olmuştur.

İmam Şeyh Şamil Medine’de bulunan Cennetü’l-Baki’ye defnedilmiştir. İmam Şeyh şamil İslam davasına sadık bir insan olarak yaşanmıştır ve günümüzde Kafkas Müslümanları arasında İslam ve tasavvuf inancı İmam Şamil sayesinde oldukça sağlamdır.  İmam Şamil tarafından yıllardır Rusya hükûmetine karşı sürdüren mücadele yüz yıldan fazla duraklama süresinden sonra, 1991 Sovyet Birliği dağılmasıyla birlikte tekrar gündeme gelmiştir.

 Rus-Kafkaslar son Mücadelenin sayfası

Rusya hükümete karşı yeni mücadele Ahmet NUKAYEV tarafından çeçen dostlarla birlikte “Bağımsızlık Komisyonu” denilen bir örgütü kurarak başlamıştır. Bu komisyonun amaç o zamandaki çok yaygın olan Kafkas mafya çetelerin birleştirilerek Kafkasya bölgesinde başlaması muhtemel olan isyana ekonomik destek sağlamakta vardır.  Ahmet NUKAYEV Kafkas isyanı başlamasıyla beraber iyi eğitimli olduğu için aktif siyasete de girmiştir. Bir yanda da mafya çeteleri ile ilişki kurarak isyan finanse ediyordu. Bu şekilde Kafkas dağlarda Rusya’ya karşı savaşarak yıllarını geçirdi. Ahmet NUKAYEV’in 2004 yılında Rus hükümeti tarafından gönderilen suikastçı ile Dağıstan dağlarında öldürüldüğü söylenmektedir. Aynı dönemde (1991-2000) efsane bir Kafkas lideri Cevher DUDAYEV’in ve çağdaşları (Şamil BASAYEV ve Aslan MASADOV)  tarafından yıllardır Rusya hükümete karşı sürdüren mücadele çök önemli yere sahiptir. 1994 yılında çeçen halkın %85 desteği ile Cevher DUDAYEV Çeçenistan’ın bağımsız ülke olarak ilan ederek ilk devlet başkanı olarak seçilmiştir. 


Rusya asla kendi toprak içinde yeni ülke doğmasına izin vermezdi. Anında tüm askeri gücü ila yene kurulan Çeçenistan’a savaş ilan etti. Çeçen halkı Cevher DUDAYEV’in önderliğinde Kafkas dağlarında çıkarak büyük gerilla hareketi başlattı. Ruslar güçlü olmasına rağmen Rus kesim ateşkes imzalamak zorunda kalmıştır. Savaş sürecinde Cevher DUDAYEV defalarca Türkiye’ye gelmiş ve destek almıştır. Kafkasların Cevher DUDAYEV’e sevdi, inanç ve güven oldukça yüksekti. Dünyanın her taraftan Kafkas mafyacılar, dernekler ve din adamlar tarafından ciddi maddi destekler almıştır. Maalesef ömrünü uzun sürmeyen Cevher DUDAYEV 1996 yılında telefon sinyallerinden yerinin belirlenmesi ile Rusların roket saldırısı ile öldürülmüştür.  Onun ölümünden sonra yakın dostu olan Aslan MASADOV cumhur başkan olarak seçildi. Ruslar savaş taktığı değiştirerek tekrar saldırıma geçtiler. Bu kez hapiste yatan en acımasız ve pis işleri işleyen suikastçılar, tecavüzcüler ve ruh hastası olan mahkûmlardan oluşan orduyu Çeçenistan’a gönderildi. Göreve katılanların Rusya tarafında hapis cezaları siliniyordu. Tam bu sıralarda Şamil BASAYEV’in ismi tekrar tekrar parladı. Şamil BASAYEV’in Rus saldırısından dolay 11 kişilik ailesi tamamen kaybetmiştir. Bu nedenle çok sert ve çılgın bir adamdı. Çeçen mücadelesini bilmeyen herkes onun radikal bir dindar insan olduğunu düşünür. Ama böyle asla değildir. Bir zamanda kadili tarikatının Aslan MASADOVA karşı başlattığı mücadelede Aslan MASADOVUN laik İslam sisteminin yayında durmuş ve kadili tarikatı başta olmak üzere bütün tarikat ve cemiyetlerine karşı askeri harekâtı idare ettirmiştir. Hatta Abhazya dağlarında Hristiyan Gürcü ve Abazalarla birlikte Rusya’ya karşı savaşmıştır. Çünkü şamil BASAYEV de biliyordu ki bir ülkenin içine en kolay cemiyet ve tarikatlardan gerilir ve bu yapılar Kafkasya’ya verilen en büyük zararın casusluk faaliyetlerinin en önemli merkezleri idi.
Bunun güzel bir delil Putin’in 2000 yılında Rusya başkan olarak seçildiğinde Kafkasya’daki kadili tarikatının lideri olan Ahmet KADİROV’un Putin’e hemen destek verilmesidir. 

Aslan MASADOV sivillere hiç zarar vermeme konusunda çok net biriydi. Ama 1999 yılında KADİROV ailesi ve MASADOV arasında büyük çekişme olmuştur. Ardından Putin desteği ile Aslan MASADOV ve Şamil BASAYEVİ bastırarak Çeçenistan’a lider olan Ahmet KADİROV 9 Mayıs 2004 tarihinde katıldığı Sovyetler Birliğinin İkinci Dünya Savaşı zafer kutlamalarında stadyamdaki patlamada ölmüştür. Eylem bir zaman sonra Şamil BASAYEV üstlendi ve bu iş daha erken yapılması gerekiyordu diye seslendi.  Şamil BASAYEV ve Aslan MASADOV tarafından tehlike duyan Putin Ahmet KADİROV’un oğlu Ramzan KADİROV oyuna sürdü. Babasının intikam almak üzere Ramzan KADİROV 2005 yılında Aslan MASADOV öldürüldü. Şamil BASAYEV Çeçenistan Silahlı Kuvvetleri Komutanlığı görevini sürdürmekteyken 10 Temmuz 2006 tarihinde, İnguşetya Özel Cumhuriyetin Ekazevo köyü’nde, bulunduğu askeri konvoyda bulunan bombanın kendiliğinden infilak etmesi sonucu ölmüştür.


Buraya kadar Kafkas halkı ve Kafkas liderlerin Rusya’ya karşı yıllardır sürdüren savaş mücadeleleri üzerinde bilgi vermeye çalışmıştır. Uzun zaman Çeçen-Rusya savaşın tek amaç Rusya federasyoncudan ayrılmak ve özgür bir ülke olarak Çeçen Cumhuriyeti kurmaktı. Bu davası için yüz binlerce Kafkas askeri, masum insan ve birden fazla lider şehit olmuştur. Rusya gibi güçlü bir devlete karşı savaşmak tabi kolay değildi, ancak başkomutan güvenilir biri olurken halk savaşmaya seçmişlerdir. Din ve ülke özgürlüklerini kazanmak için insanlar kendi hayatlarını ülkeye feda emişlerdir. Günümüzde devam edilen Rusya-Ukrayna arasındaki savaş sırasında Çeçenlerin yeri çok anlamsız durumdadır.

Kimisi Ukrayna tarafında kimisi de Rusya tarafında savaşıyor. Slav halk arasındaki savaş sırasında iki çeçen silah alıp da ne Çeçenistan ne de Din özgürlüğü için kendilerine vurmaya başlamıştır. Ne Rusya’nın ne de Ukrayna’nın galip gelmesi Kafkaslar özgürlüğe kavuşturur. Belki iki ayrı tarafa ayrılma ve birbirlerini öldürme zamanı değil de tam tersi, kendi ülke ve halk özgürlüklerini kazanmak amacıyla birleştirme ve tekrar eski davası için Rusya’ya karşı Cevher DUDAYEV gibi mücadele etme zamanı gelmiştir. Belki de gerçekten Cevher DUDAYEV in dediği gibi Rus güneşi batıyordur. Böyle ise sadece Ukrayna güneşi değil Kafkasya bölgesinde birden fazla yeni güneş doğabilecektir. Uyanın! Uyanın! Çünkü uyanmadan güneş asla göremeyiz!
   

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.