Bayram değil, Seyran değil Biden Orta Doğuyu neden ziyaret etti?

Ebu Masum Mücahit

16 Temmuz 2022’de ABD başkanı Biden, Körfez İş birliği Konferansı için Babüşşark’a geldi. Toplantıya Ürdün, Mısır, Irak ve ABD başkanları katıldı. Konferansın bildirisinde terörizme karşı ortak savaş ilan edildi. İsrail ile Suud yönetiminin normalleşmesi tebrik edildi. Bu durum akıllara şu soruyu getirdi: ABD’nin körfez ülkeleri iş birliğinde ne işi var? ABD neden binlerce km uzaktan neden bölgeye geliyor ve toplantıya katılıyor?

Geçmişte yaşanan olaylardan da edindiğimiz tecrübelere dayanarak bu toplantı sonunda Babuşşark’ın karışacağını söyleyebiliriz. Çünkü ABD her geldiğinde bölge ciddi anlamda kaosa sürüklenmiştir. Mesela Trump, 25 Mayıs 2017’deki Suudi Arabistan ziyaretinde Sisi ve Selman ile “küre” etrafında samimi pozlar vermişti. Bu görüntünün ardından bölge ciddi anlamda karışmıştı. Bu ziyaret vesilesiyle İsrail’in Suud ve Mısır yönetimi ile arası düzelmiş, Selman ABD karşıtlarını hapse atmıştı. BAE bölgede birçok sıkıntılar çıkarmıştı. Biden’ın 16 Temmuz 2022’deki ziyareti de birçok kargaşayı beraberinde getirecek ve Müslümanları yine zor sınavlar bekleyecek.

Biden ve Siyonizm

Biden, Telaviv havaalanına indiğinde Yahudilere aynen şu ifadeleri kullandı: “Ben sizden daha Siyonistim. Siyonist olmak Yahudi olmaya gerek yok.”  Pekiyi Siyonizm nedir? Öncelikle bu kavramın çok iyi anlaşılması gerekiyor. Siyonizm esasında tarihî İsrail toprakları olarak ifade edilen bölgede bir Yahudi devletinin yeniden kurulmasını hedefleyen bir ideolojik anlayıştır. Bu şekilde düşünen ve inanan kişilere ise Siyonist denilmektedir. Bu anlayışa göre Tanrı Yahova; Nil’den Fırat’a kadar olan toprakları Yahudilere vaat etmiştir. Bu topraklara “arz-ı mevud” yani vaat edilen topraklar denilmektedir. Arz- mevud içerisinde Mısır, Suriye, Suudi Arabistan, Ürdün, Lübnan ve Türkiye’nin toprakları da yr almaktadır. Kendisinin de Siyonist olduğunu ifade eden ABD başkanı Biden’in bölgeye yeni sıkıntılar çıkarmak için geldiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.  Pekiyi Arz-ı mevud anlayışına inanan ve Siyonist olduğunu açıkça söyleyen Biden’in zikredilen topraklara barış için geldiğine nasıl inanabiliriz. Siyonizm gibi ırkçı ve işgalci bir ideolojiyi savunan bir kişi ne derece barışı sağlayabilir?

Biden ve Selman Görüşmesi

Biden ve onunla kesinlikle görüşmem dediği Selman, karşılaştıklarında samimi bir şekilde poz vermişlerdi. Hatta dostluk nişanı olarak yumruklarını tokuşturmuşlardı. Bu yumruk esasında Kaşıkcı cinayeti ile suçlanan Selman’a değil, demokrasiye atılmıştı. Ziyaret ve anlaşma Çin ve Rusya’ya karşı yapılmış gibi görünse de aslında İslam’a ve Müslümanlara karşı yapılmıştır. Bu durumu, Biden’ın İsrail’deki konuşmasından ve yaptığı anlaşmadan çok rahat bir şekilde anlayabiliriz. Biden, İsrail’de Quincy Anlaşması’nı imzaladı. Anlaşma 14 Temmuz 2022 tarihinde imzalandı. Anlaşmayı ABD, İsrail Hindistan ve BAE imzaladı.

Anlaşmada;

1. Biden, kendisinin Siyonist olduğunu söyledi.

2. Siyonizm için çalışacağını ifade etti.

3. İsrail devletinin sınırlarının sabit olmadığını söyledi.

4.Suudi Arabistan’ın kuzeyinde Neom (niyom) projesinin uygulanacak ve bu proje ile büyük İsrail’e ortam hazırlanacak.

5. ABD, İsrail ve Suud bir anlaşma yapacak.

6. Neom projesinin finansmanı BAE olacak. Hindistan’dan Müslüman olmayan 200 milyon nüfus getirilip bölgenin nüfus yapısı değiştirilecek.

7. İran imparatorluk olamayacak. İran’dan İsrail’e bir tehdit gelmeyecek.

ABD açıkça bölge halklarına ve devletlerine düşman olduğunu açıklamasına rağmen halklar uyuyor veya sindiriliyor. Liderler koltuklarını korumak için devletlerinin kendi elleriyle parçalanmasına müsaade ediyor. Veyl olsun onlara.

Biden’in Riyad’da Yaptığı Anlaşmalar

Biden Riyad’a geçtiğinde 18 farklı anlaşma yaptı. Bütün anlaşmaları ABD’ye finansman akımını sağlamak, halkı İslam’dan uzaklaştırmak, Ülkelerini bölmek ve Büyük İsrail’i kurmak amacıyla yapılıyor. Bu anlaşmaları bazı analizciler II. Sykes-Picot olarak kabul ediyor.

Anlaşmaya ABD, Mısır, Umman, Ürdün, BAE, Suudi Arabistan, Kuveyt, Bahreyn, Irak, Hindistan, İran, Katar ve İsrail devletleri katıldı. Umman hariç diğerler ülkeler anlaşmayı imzaladı. Anlaşmanın genel olarak maddeleri şu konulardan oluşuyor:

 1. Müslüman ve Müslüman olmayan kavramları yerine “insan” kavramı kullanılacak.

2. Kadınlara sınırsız haklar verilecek.

3. Sivil İslam hükümleri yerine ABD hükümleri uygulanacak.

4. Orta Doğunun kültürü Avrupa kültüründen ayrı olmayacak.

5. ABD diğer ülkelere karşı kırmızı ve yeşil çizgileri olduğunu ifade etti. Kırmızı çigi Çin ile her türlü bağlantıyı kesilmesini, İsrail ile normalleşmenin gerçekleşmesini ifade ediyor. Yeşil çizgi ise ABD ile anlaşılması durumunda liderler halklarına karşı ABD tarafından korunacak.

6. Uzay sanayi Merih gezegeni projesini Suudi Arabistan ile yapılacak ve bunun için ABD’ye 600 milyar dolar finans desteği sağlanacak. Orta doğu ülkeleri için elektronik kimlik merkezi oluşturulacak bu merkez ABD de olacak.

7. İranlılar Orta doğu ülkelerinde çalışacak. Engelleme olmayacak.

8. Bölge barışı için Irak elektrik alt yapısı desteklenecek. Suud yönetimi Irak’a elektrik verecek.

9. Suudi Arabistan’ın kuzeyi ve Irak’ın güneyindeki halklar karışacak. Buralardan İsrail aleyhine terör faaliyeti olmayacak.

10. Hindistan vatandaşları istihdam edilecek, Çin ve Pakistanlılar çalıştırılmayacak.

11. Çin ve Rusya ile askeri anlaşma yapılmayacak. Bütün askeri anlaşmalar ABD ile yapılacak.

12. Petrol varil fiyatı 92 dolara inecek.

13. Hürmüz, Babülmendep boğazlarının kontrolü körfez ülkeleri, Süveyş Kanalı ise ABD ve Mısır tarafından kontrol edilecek.

14. Umman Denizi’nde Çin gemileri bulunmayacak.

15. Arap dünyasındaki terörist! (İslami) okullar kapatılacak. (Nitekim anlaşmadan sonra Ürdün’deki Kuran kursları kapatıldı.)

16. Eğitimde “cihat, Emri Bil Maruf Nehyi Anil münker” gibi kavramlar olmayacak.

17. Ege Adalarındaki ve Suriye’nin kuzeyindeki mazlum! (PKK, YPG kastediliyor) unsurlara yardım edilecek.

18. Resmî kurumlarda kadınları çalıştırılmalıdır.

19. Suudi Arabistan, Yemendeki Husilere yardım edecek ama Sünnilere yardım etmeyecek.

Anlaşmanın bitiminde Biden, “En sonunda yeni Orta Doğu haritasıyla görüşmek üzere.” dedi. Babüşşark’ı kendilerine göre ise Orta Doğuyu terk etti. Aynı Trump gibi. Veliaht Selman önce anlaşmaya karşı sert açıklamalarda bulundu ama daha sonra anlaşmayı imzaladı. Bu anlaşma Siyonizm’in hedefine ulaşacağına inananlar ile onların dediklerini istemese de yapan liderler arasında imzalanmış bir anlaşmadır. Biden’ın dediği gibi bu anlaşma yeni bir orta doğu oluşturma anlaşmasıdır. Yani İran ile Orta Doğu ülkelerinin anlaşmasıdır. Bu anlaşma küfür ehlinin istediği şekilde olursa Müslümanlar için büyük bir yıkım, gözyaşı, hüzün, açlık ve birçok sıkıntıyı da beraberinde getirecektir.

Tabii ki bütün bunlar küfür ehlinin hesabı. Fakat unutmayalım ki Allah’ın da bir hesabı var. Bizler Müslümanlar olarak üzerimize düşeni yaptığımızda Allah’ın yardımı da gelecektir. Tarih boyunca nice İslam erleri vardır ki Allah’a ve Resulüne verdiği sözü yerine getirmiş, şehit ve gazi olmuştur. Niceleri de vardır ki sıranın kendilerine gelmesini beklemektedir. Unutmayalım ki mallarını ve canlarını cennet karşılığında satın alacak Müslümanlar hala var. Onlar anam, babam, canım sana feda olsun ya Resulüllah diyen İslam erleridir. Siyonistlerin ve bütün kafirlerin bu hesaplarını da Allah’ın izniyle bozacak olanlar bu Müslüman yürekler olacaktır. Bu nedenle Müslümanlar kendi değerlerine dönerek ve düşmanlarını çok iyi tanıyıp onların planlarını bozacak çalışmaları yaparak bu zalim hedefleri boşa çıkaracaklardır. Zafer inananlarındır ve zafer yakındır. Selam ve dua ile…