Sosyal Medya

SİYASET

İsrail Niçin Gazze’ye Saldırıyor? Amaç Petrol mü?

İsrail Niçin Gazze’ye Saldırıyor? Amaç Petrol mü?

 Ebu Masum Mücahit


Yine Filistin, yine acı, yine ölüm kokan topraklar.  5 Ağustos 2022’de Filistin topraklarına canice saldıran eli kanlı İsrail, mazlum insanlarını kanını dökmeye devam ediyor.  İnsanlığın gözü önünde insanlar öldürülüyor. Tabii ki insanlık kaldıysa… Her fırsatta birilerine demokrasi dersi vermeyi kendisine gaye edinmiş demokratların gözü ününde insanlar katlediliyor.
Özgürlük, hak ve hukuk çığırtkanlığı yapan Batı, İsrail vahşetini kınayamıyor bile. Kendisinden başkasına yaşam hakkı tanımayan zalim, faşist ve barbar Siyonistler bütün dünyayı köleleştirmiş durumda. Peki İsrail’i kendisine efendi olarak kabul eden bu dünya ülkelerinden merhamet belenerek bu zulümler engellenebilir mi?

Siyonist İsrail istediği zaman, iç siyasette kendisine kullanılacak malzeme aradığı her durumda Filistinlilerin kanını akıtmakta.  5 Ağustos saldırılarında şimdiki rakamlara göre 32 şehit, binlerce yaralı var. 1600 konut yerle bir edilmiş durumda. Özgür dünyaya sormak lazım; Filistinliler insan değil mi? Filistin'de   devlet yok mu? Hani insanların hakları, hani devletler arasındaki hukuk?
Elbette ki savaşlar savaşanlardan birinin güçsüzlüğüyle başlar. Çünkü bu durum karşı tarafa cesaret verir.  Barış ise iki tarafın güçlerinin denk olmasıyla sağlanır.  Türkiye'nin önceki dönem başbakanlarından Prof. Dr. Necmettin Erbakan “İsrail ancak güçten anlar.” diyordu. Fakat mevcut halde görünüyor ki Müslümanlarda İsrail’e karşı kullanılacak bir güç maalesef ki yok. Müslümanların dünya sevgisine kapılmaları, hiçbir şekilde bir birlik olamamaları korkak Yahudilere İsraillere güç veriyor. Yahudi parasıyla beslenen devletler, Rothschilt ve Rockefeller’in emrinin dışına çıkamayan hükümetler İsrail’ nasıl ses çıkarabilir? Dolayısıyla tüm dünya Filistin'de akan kana sessiz kalmakta, üç maymunu oynamaktadır.

Biden’ın Orta Doğu Ziyareti ve Yaşananlar

İdrak Post’ta daha önce ABD başkanı Biden’in Ortadoğu ziyaretini konu alan, “Bayram Değil, Seyran Değil, Biden Neden Ortadoğu’yu Ziyaret Etti.” başlıklı bir yazı kaleme almıştık. Bu yazıda Biden’ın ziyaretinin arka planını deşifre etmeye çalışmıştık. Görünen şu ki bu yazıda ifade ettiklerimiz yavaş yavaş yaşanmaya başlıyor.

Biden İsrail ziyaretinde “Ben sizden daha çok siyonistim.” şeklinde bir ifade kullanmıştı. İsrail'de yapılan anlaşmaya göre; özellikle bölge ülkelerinin hiçbirisinin İsrail'in genişlemesine ses çıkaramayacağı ve İsrail'in koruyuculuğunu ABD’nin yapacağı belirtilmişti. Nitekim Biden bölgeyi terk eder etmez kan ve göz yaşı akmaya başladı. Demek ki Biden'ın ziyareti esnasında taahhüt ettiği birçok konu uygulamaya geçmiş durumda.

Bölgede savaş giderek kızışıyor.  Mazlum insanlar canice öldürülüyor ve dünya sessizliğini koruyor. Ancak bu Siyonist zalimler belki bugün değil ama yarın mutlaka bu yaptıkları zulümlerin bedelini en ağır şekilde ödeyeceklerdir. Bir gün güç dengeleri değiştiğinde, İslam ümmeti Medine’deki gibi bir araya geldiğinde bu zulmü işleyenler ve bu zulme sessiz kalanlara yaptıkların hesabı sorulacaktır.

İsrail’in saldırılarının temelinde öncelikli olarak Siyonist düşünce ve bu düşünceden kaynaklanan hain emeller yatmaktadır. Bölge ülkelerin yöneticileri ise kendi koltuklarına zarar geleceği endişesiyle sessizliklerini korumaktadırlar. ABD başkanı Biden ise Eylülde yapılacak ara seçimlere taraftar toplamak için İsrail’e destek veriyor. İsrail'in saldırması tabii ki sadece dini değil.  Bunu daha net Rusya-İsrail ilişkilerinde görebiliriz.  İsrail ile Rusya arasındaki gerginlik tırmanıyor. Arap-İsrail savaşında Arapları İsrail'e satan Rusya yönetimi; bugün Hitler’in bile bir Yahudi olduğunu, Hitler’in Yahudilerin Avrupa’yı terk ederek İsrail’e gitmesini istediği için soykırım yaptığını, İsrail’in kurulması için kurulan İsrail ajansını kapatacağını söylüyor.
 
Enerji Bu Zulmün Neresinde?

Biden’ın Orta Doğu ziyaretinden hemen sonra Rusya, Filistin yönetimi ile irtibata geçti. Bunun nedeni ne olabilir? Mesela Avrupa’da yaşanan enerji krizinden İsrail’in faydalanması sağlamak için olabilir mi? Ya da İsrail’in saldırılarının arka planında, Filistinlileri köşeye sıkıştırıp onları can derdiyle baş başa bırakarak enerjiyi daha rahat çıkarabilmen amacı olabilir mi?
Rusya’nın Gasprom şirketi de bölgenin petrol ve doğal gazını çıkarmak için Filistin ile anlaşmıştı. Demek ki savaşın nedeni ekonomikti. Filistinliler açlıktan ölecek, tanrı Yahova’nın kutsal çocukları olan siyonistler dünyayı sömürerek daha fazla semireceklerdi öyle mi?

2000'li yıllardan önce bölgede yaşanan savaşlar daha çok dini nedenlere ve su ihtiyacını giderme amacına endeksliydi. 1990'lı yıllarda Gazze’de ve Doğu Akdeniz'de petrol ve doğal gazın bulunmasıyla beraber İngiliz BG firması 2001 yılında İsrail'le anlaşarak bölgedeki petrolü çıkarmıştı. Daha sonra Gazze’nin yönetimi Hamas’a geçmiş ve Hamas petrol çıkarımına müsaade etmemişti. Mavi Marmara katliamının da arka planında, İsrail’in Doğu Akdeniz gazını çıkarma amacına yönelik yapıldığı ifade edilmekte. İsrail’in petrol ve gaz çıkarmak için Batılılarla görüşmesi, bölgedeki yeni savaşın başlangıcıydı. Bölgedeki petrol yüzeye çok yakın bir konumdadır. 600 metre derinlikten çıkarılabilmektedir. Aynı zamanda bu petrol oldukça verimlidir.

Bölgedeki petrollerin keşfedilmesinden önceki süreçte İsrail'de enerji, dökme suyla değirmen gibiydi. Enerjinin az olması, ekonomik ve sosyal olarak İsrail yönetimini zorlamaktaydı. Dışarıdan alınan petrol, jeneratörler için kullanılan enerji kaynakları ve arabaların yakıtları tamamen devlet bütçesinden karşılanmaktaydı. Bölgedeki petrol kullanılabilirse İsrail devleti dışa bağımlı kalmayacaktı. Bu yüzden petrolün mutlaka çıkarılması lazımdı. Onun için güç dengelerinin korunması gerekiyordu.

Mevcut durumda neredeyse bölge ülkelerinin tamamı kendi iç karışıklıklarıyla uğraşıyor. Aynı zamanda Biden geldi ve “Dediklerimi yapmazsanız size yeniden demokrasi getiririm.”  Diyerek bölge ülkelerine göz dağı verdi ve onları İsrail ile anlaşmaya mecbur etti.
Hatta yapılacak her şeyde BAE’nin sponsor olacağı ifade edildi.  Ama bölgede var olan İngiliz destekli Rusya hükümeti, özellikle Filistin yönetimiyle doğalgaz ve petrol çıkarım anlaşmaları imzaladı. Bu duruma İsrail çok kızdı ve Rusya’yı en üst düzeyde tehdit etti.  Avrupa'nın günümüzde enerjiye duyduğu ihtiyaç ve bu enerjinin Doğu Akdeniz'den, Gazze’den ve Filistin bölgesinden sağlanacak olması bölgedeki savaşın ana nedenlerinden biridir.

Müslümanların Durumu ve Filistin

Dünya Müslümanlarının sayısı 3,5 milyonu geçmiş durumda. Ama namusları, malları, canları, dinleri kafirin keyfine emanet bir halde. Sayımız nerdeyse dünya nüfusunun yarısı. Pekiyi bu zillet neden? Bu durumu Tevbe Suresi’nin 24. ayeti açıklıyor aslında: “De ki: “Şayet babalarınız, çocuklarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, aşiretiniz, elinize geçen mallar, zarara uğramasından korktuğunuz ticaret ve hoşunuza giden evler; size Allah’tan, Resûl’ünden ve O’nun yolunda cihattan daha sevimli olursa, Allah’ın emri gelinceye kadar bekleyin. Allah, fasıklar topluluğunu hidayet etmez.” Yine bir hadis-i şerifte; Öyle bir gün gelecek ki kafirler, aç kurtların leşe saldırdıkları gibi size saldıracaklardır. Sahabe sorar:
”Biz o gün sayıca az mı olacağız ya Rasulallah?” 
“Hayır! Aksine sayınız fazla olacak. Ama selin önündeki çer çöp gibi olacaksınız. Zira Allah heybetinizi (korkunuzu) düşmanlarınızın kalbinden çekip alacak ve sizin kalbinize vehen yerleştirecek.” Sahabe yine sorar: “Vehen nedir ya Rasulallah?”
“Dünyayı sevip, ölümü kerih görmektir.”

Müslümanların yeryüzüne geliş gayelerini unutmaları, Allah için çalışmamaları ve yeryüzünde Allah adına adaleti sağlama ve halifelik görevinin kendilerine verildiğinin farkında olmamaları başımıza gelenlerin nedenidir. Bugün sayıca çok az olan, kendi aralarında kavga eden, dağınık Siyonistlerin karşısında aciz duruma düşmesi, ümmetin içine düştüğü zilleti açıkça ortaya koymaktadır. Şunu unutmayalım; zafer inananlarındır ve zafer yakındır. Dünyada Allah'a hakkıyla inanan ve imanının gereğini yapan topluluklar olursa elbette ki Allah zaferi onlara verecektir.  İnşallah yaşanan bu durumlar İslam ümmetinin uyanmasına vesile olur. Gün gelir İslam ümmeti bir ve beraber olur ve İsrail ve onun destekçilerinden bu yapılan zulümlerin hesabı sorulur inşallah. Selam ve dua ile…
 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.