Sosyal Medya

EKONOMİ

OPEC’in Yeni Kararı ve Petrol Fiyatlarında Artış Beklentisi

 
IMEDA PAKSADZE*                                                     
 
14 Eylül 1960 tarihinde İran, Irak, Kuveyt, Suriye, Suudi Arabistan ve Venezuela tarafından ortak bir petrol üretim ve fiyatlandırması politikası izlemek üzere OPEC (Organization of the Petroleum Exporting Countries) adlı örgüt kurulmuştur.  Petrol İhraç Eden Ülkeler Teşkilatı üye ülkeleri sorunları çözmek, geri kalmış ekonomilere destek sağlamak, petrol politikası birliği sağlayarak petrol üretim miktarı ve fiyatları belirleme konusunda etkili olmuştur. Bu teşkilata Katar 1961’de, Libya ve Endonezya 1962’de, Ekvator 1963’de, Birleşik Arap emirlikleri 1967’de, Cezayir 1969’da, Nijerya 1971’de, Gabon 1975’te ve Angola 2007’de katılmıştır. 1970’li yıllara kadar bir varlık gösteremeyen birlik bu tarihten itibaren önce petrol çıkaran ABD’li şirketleri tasfiye ederek millileştirme politikası izlemeye başlamıştır. Ayrıca bu dönemde İsrail’in tavrına karşı petrolü koz olarak kullanmayı düşünmeleri üzerine petrol üreten ve ihraç eden ülkelerden oluşan yeni bir örgüt OAPEC (Organization of Arab Petroleum Exporting Countries) kurulmuştur. Kurulduğu dönemde büyük petrol şirketlerinin baskılarıyla karşılaşan bu teşkilat, petrol politikası ile siyasî ve ekonomik alanda adından söz ettirdi. Batıdaki sanayileşmiş ülkelerin başta kömür ve nükleer enerji olmak üzere farklı enerji kaynakları önermesi, kendi ülkelerinde arama ve çıkarma çalışmalarına ağırlık vermesi, enerji talebine yönelik tasarruf önlemleri alınması sonucunda OPEC ülkelerinde üretilen petrole bağımlılıkları azalmıştır. Aynı dönemde teşkilata üye olan ülkeler arasında ortaya çıkan askeri çatışmalar ve batıda azalan talep sonucunda 1973-1980 yılları arasında dünyada petrol krizi yaşanmıştır. 

Günümüzde petrol piyasasındaki arz ve talep dengesizliği ile birlikte ortaya çıkan tedarik zincirindeki kırılmalar sonucunda petrol fiyatlarının sürekli değiştiğini görüyoruz. OPEC, 5 Ekim 2022 tarihinde Viyana’da düzenlenen toplantı sonucunda petrol üretimini kasım ayında 2 milyon varil azaltmayı kararlaştırmıştır. Örgütün genel sekreteri, kararın petrol piyasasında fiyatları kabul edilebilir seviyelere çekmek için alındığını açıklamıştır. ABD’nin bu karara tepki göstermesi ve küresel anlamda belirsizliğin ortaya çıkması dünyayı 1973 yılında ortaya çıkan petrol krizi gibi bir duruma götürebilir.  Bu yazıda aşama aşama OPEC’in kurulması, genişlemesi, örgütün yükseliş ve kriz dönemleri gözden geçirilerek bugünkü karmaşa durumunda ortaya çıkabilecek yeni petrol krizi ile ilgili analiz yapılmaktadır. 
 
1. 1973 Petrol Krizinin Çıkış Sebepleri ve Sonuçları

Bir önceki yazıda belirtildiği gibi 1973 yılında meydana gelen petrol krizinin temelde iki sebebi bulunmaktadır. Bu sebeplerden ilki, 1973 Ekim ayında başlayan Arap - İsrail Savaşı'yla birlikte Arap ülkelerinin İsrail destekçisi ülkelere uyguladığı petrol ambargosuyla üretimi azaltmasıdır. İkinci sebep de OPEC'in petrol üretimini azaltarak fiyatlarını arttırmasıdır. Bu dönemde OPEC, büyük petrol şirketlerinin petrol üretme ayrıcalıkları elde ederek petrol çıkarmadan pazarlamasına kadar tüm aşamalarını kontrol altına almaya başlamıştır. Petrol çıkan ülkeler petrolü çıkaran şirketlerin sattığı petrol üzerinden ek vergi almaya başlamıştır. 1967 yılında başlayan Arap-İsrail savaşı sonunda Arap ülkelerinin petrolü silah olarak kullanması ve Arap ülkeleri tarafından OAPEC örgütünün kurulması ile birlikte ham petrolün fiyatları artmıştır hem de Arap ülkelerinde bulunan bazı şirketlerin millileştirilmesi başlamıştır. 1973 yılında Arap-İsrail Savaşı ile birlikte Batılı devletler tarafından OAPEC üzerinde uygulanan ambargo, petrol fiyatlarının bir anda yükselmesine neden olmuştur.  Petrol fiyatlarındaki artış Batı Avrupa ve Japonya’da paniğe neden olmuştur. Batı Avrupa devletleri İsrail’e işgal ettiği yerelden çekilmesi konusunda baskı yapmaya başlamıştır. Hatta çok tuhaf olsa da bu dönemde İngiltere’nin İsrail’e karşı uyguladığı silah ambargosu ve Japonya’nın Arapları desteklemesi dikkate değer. Petrol fiyatlarının artışı hem hizmet hem de diğer tüm mal ve üretim fiyatlarının artmasına neden olmuştur. 1973-1974 döneminde borsanın çöküşü ile birlikte petrol krizi yeni bir küresel ekonomik kriz haline gelmiştir. Bunalımın etkileri neredeyse 1980’li yıllara kadar sürmüştür. Söz konusu bu kriz özellikle gelişmekte olan ülkelerde çok ağır yaşanmıştır. Kriz biter bitmez tekrar yeni bir savaş, İran- Irak Savaşı, ortaya çıkmıştır ve OPEC’in tekrar düşüşü söz konusu olmuştur.

2. 1980-1988 İran-Irak Savaşı ve OPEC’in Küresel Petrol Piyasasındaki Payı

Arap Dünyasında "Birinci Körfez Savaşı" olarak anılan 1980-1988 yılları arasında İran ve Irak arasında yaşanmış savaş yaklaşık bir milyon kişinin ölümüne, iki milyon kişinin yaralanmasına, 150 milyar Amerikan Doları maddi hasara, her iki ülkede de ağır yıkımlara yol açmıştır. Irak'ın zaferleri ile başlayan savaş, İran'ın direnmesiyle yıpratma savaşına dönüşmüş ve galibi olmadan sonuçlanmıştır.  Bu savaşta sanayileşmiş ülkeler sinsice bir oyun oynamışlardır. Gerek savaş süresince gerekse İran'ın uyguladığı yıpratma savaşının ileri aşamalarında Irak, Avrupa ve ABD başta olmak üzere diğer Batılı ülkeler tarafından destek görmüş ve savaş İran'ın Irak'taki kritik petrol noktalarına sahip olması sürecine hiç gelmemiştir. Diğer Arap ülkeleri de petrol piyasasında İran'ın belirleyici rolünden ve ağırlığından duydukları rahatsızlıktan ötürü Irak taraflı bir politika izlemişlerdir. İzlenen bu politikalar nedeniyle OPEC’in küresel petrol piyasasındaki payı %50’den %30’a düşmüştür. Bu dönemde petrol varil fiyatı ilk önce 80 dolardan 120 dolara yükselip sonra yaklaşık 40 dolara kadar düşmüştür. Aslında bu savaşın asıl amacı Arap ve İran coğrafyasından çıkarılan petrole Batı’nın bağımlılığının azaltılması idi. Dolayısıyla savaş hareketliliği biter bitmez petrol fiyatları tekrar dengeye gelmiştir ve 80-100 dolar arasında fiyat değişikliği göstermiştir. (http://www.macrotrends.net/).

3.  ABD’nin Irak’ı İşgali Döneminde Dünya Petrol Fiyatları

Petrol fiyatlarının zirveye ulaşması ABD’nin Irak’ı işgal dönemidir. Savaş hareketi ilk olarak 19 Mart 2003 tarihinde hava taarruzu ile başlamış, 20 Mart 2003’te ise kara taarruzu ile devam etmiştir.  Saddam Hüseyin yönetimindeki Irak güvenlik güçlerinin verdiği ağır kayıplar sonucu, müdahale yaklaşık bir ay içerisinde Amerika’nın başarısı ile sonuçlanmıştır. Müdahale sonucunda koalisyon kuvvetleri arasında bulunan ABD, Birleşik Krallık, Avustralya ve Polonya askerleri Irak'ı işgal etmiştir (Wikipedia).

Yıllara göre petrol fiyat değişimlerine bakacak olursak, ABD’nin 2003’teki Irak işgalinin etkisiyle petrol fiyatları 147 dolarla tarihi zirvesini görmüştür.  Bu savaş sonrasında Irakta petrol üreten firmaların çoğu Batılı ülkelerin eline geçmiştir ve petrol fiyatları tekrar dengeye gelmiştir. 2003 yılından 2008 yılına kadar petrol fiyatları sürekli düşmüştür ve 40 dolara yakın bir fiyata gelmiştir. 2009 yılında petrol fiyatları dengeye gelmiştir ve 2016 yılına kadar 75 ve 100 dolar arasında bir seyir göstermiştir (www.bbc.com).

4. 2016-2022 Döneminde Petrol Fiyatları

Bu dönemde petrol fiyatlarına ciddi bir etki yapan gelişme Katar’ın OPEC örgütünden ayrılması olmuştur. 2016 yılında petrol fiyatları 30 doların altına düşmüştür ve bu düşüş sebebiyle ABD’de yüzlerce petrol şirketi batmıştır.  2018 yılında petrol fiyatları 80 dolara çıkmıştır ve ABD artık dünyanın en büyük ham petrol üreticisi olmuştur. Kasım 2018 tarihinde küresel piyasalarda arz fazlasının yüksek olmasıyla petrol fiyatları tekrar %30 gerilemiştir. Bu gelişmeler sonucunda, Katar 1 Ocak 2019 tarihinde OPEC örgütünden ayrılacağına dair açıklama yapmıştır. Katar’ın beyan ettiği bazı önemli sebepler vardı: Şöyle ki ülkeler yurtiçi bütçeleri dengelemek için kendi ürettiği petrolü birbirlerinden farklı fiyatla satmak zorundadırlar. Güncel petrol fiyatlarına bakacak olursak her ülkenin varil petrol fiyatının farklı olduğunu görebiliriz. İşte bu dönemde Katar, bütçesini dengelemek için petrolü 44,5 dolardan satmaktaydı. Yani o dönemde oldukça ucuz bir fiyattan petrol satışı yapabiliyordu ve çokta avantajlı bir durumdaydı. Ayrıca Katar sıvılaştırılmış gaz üretimini 77 milyon tondan 110 milyon tona çıkartmak istemiştir. Bunun yanı sıra Katar zaten dünyanın en büyük sıvılaştırılmış gaz tedarikçisi olarak toplam dünya sıvılaştırılmış gazının %30’unu üretiyordu. Bu durumda Katar diğer ülkelerden farklı olarak çok avantajlı bir durumdaydı ve örgütten ayrılmaya karar vermişti.  2019 yılından sonra petrol fiyatlarındaki oynamalar ilk önce Covid ilk ortaya çıktığı zamanlarda ve hemen ardından devamı olarak 2022 yılında Rusya-Ukrayna savaşı sırasında Rusya üzerinde uygulanan ambargolar sonucunda ortaya çıkmıştır.

Sonuç

 Yukarıda bahsedildiği gibi dünya petrol fiyatları sürekli değişim göstermektedir. Savaş, kriz veya herhangi bir küresel gelişme sonucunda petrol fiyatları sürekli artmıştır ya da azalmıştır.  Bilindiği gibi petrol hem sanayi hem tarımsal üretimde en çok kullanılan kaynaktır. Petrol fiyatlarının yükselmesiyle birlikte doğal olarak tüm malların fiyatlarında artış gözlenir. Petrol fiyat artışlarının kısa vadede çözülmemesi durumunda dünya yeni bir küresel ekonomik krize girebilir. Geçmişe bakacak olursak bunun birden fazla örneği vardır.  Son birkaç ayda dünyada petrol arz ve talep dengesizliği ve tedarik zinciri bozukluğu sebebiyle petrol fiyatlarının artışı söz konusu olmuştur. Buna yanı sıra OPEC’in açıklanan yeni kararıyla birlikte kasım ayı itibarıyla yaşanacak petrol üretim kesintisi bizi bekliyor. Üreticiler Petrol üretimini azaltırsa petrol fiyatları artar (arz talep ilişkisi söz konusu). Biraz gerçekçi olursak OPEC örgütü aslında kurulduğu andan beri başarısız bir karteldir. Zamanında petrolün üretim miktarı ve petrol fiyatı belirleme gücüne sahip olmak amacıyla kurulmuştur. Örgüt içinde sağlam olmayan bir ilişkiler yumağı içerisinde bulunan bazı üye ülkeler, çok güçlü olmayan bir kartel yapılanması içerisinde kendi bireysel çıkarlarını ön planda tutmaya çalışıyorlar. Bir örgütün içi sağlam olmayınca dış güçler kolayca yönetimi ele geçirebilir ya da dışardan manipüle edebilir. OPEC’in yeni kararına Washington anında sert bir tepki göstermiştir. “Joe Biden-Suudi Arabistan görüşmesi başarısız olmuştur.” diyenlere yukarıda incelediğimiz OPEC’in tarihçesini tekrar okumayı tavsiye ederim. Fark edersiniz ki OPEC’in her hareketi sonrasında ABD kazançlı çıkmıştır. ABD’nin bilgisi olmadan hiçbir küresel gelişme olmaz. OPEC petrol üreten ülkeler tarafından kurulan bir kartal örgütü olsa da dışardan manipüle edilerek yönetilen bir örgüt olduğunu bellidir.  Asıl sorun şu ki yakında tekrar petrol fiyatlarında oynamalar olacak ve bu oynamalar her tür üretim üzerinde kötü etki yapacaktır.  Biz bir tüketici olarak yakında petrol fiyatlarının artmasına paralel olarak artan fiyatları göreceğiz.
 
Kaynakça
⮚ Bayraç, H.N (2019), Küresel Petrol Piyasasındaki Fiyat Dalgalanmalarının Ekonomik Etkileri. 9 (19)
⮚ Demir, İ (2008), OPEC: Güçlü Bir Kartel? SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi,(18) 233-246
⮚ Pescatori, A and Nazeri, Y.F (2022), OPEC and the Oil Market, IMF eLIBRARY
⮚ Mefteh-Wali, S vd. (2022), An analysis of OPEC oil production reaction to non-OPEC oil supply. ScienceDirect
⮚ https://tr.wikipedia.org/wiki/2003_Irak_asker%C3%AE_m%C3%BCdahalesi#:~:text=2003%20Irak%20asker%C3%AE%20m%C3%BCdahalesi%2C%20Amerika,kara%20taarruzu%20ile%20devam%20etmi%C5%9Ftir.
⮚ https://tr.wikipedia.org/wiki/Irak-%C4%B0ran_Sava%C5%9F%C4%B1
⮚ https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-52362104

*Uluslarası Ticaret ve Lojistik bölümünde Doktora Öğrencisi 
https://orcid.org/0000-0003-3772-9308

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.