Sosyal Medya

EKONOMİ

Afrika'nın Genç Nüfusu Demografik Bir Yük mü Yoksa Potansiyel Bir Varlık mı?

Samuel Obedgiu

Kasım 2022'de dünya nüfusu 8 milyara ulaştı. İlginçtir ki dünya nüfusu 1804 yılına kadar bir milyar bile değildi. Birleşmiş Milletlere göre, 1927'de 2 milyara ulaşmak 123 yıl, 1960'ta 3 milyara ulaşmak 33 yıl, 1974'te 4 milyara ulaşmak 14 yıl ve 5 milyara ulaşmak ise 13 yıl sürdü. Bu artış oranı, küresel nüfusun bir milyara ulaşma sıklığının arttığına işaret ediyor.

Bu hızlı nüfus artışı, özellikle Doğu Asya ve Afrika'nın bazı bölgeleri için büyük fırsatlar sunuyor. Afrika, diğer kıtalara göre önümüzdeki yüzyılda daha genç bir nüfusa sahip olmaya devam edecek. Teorik olarak, bu durum, geniş bir işgücü potansiyeli ve düşük bağımlılık oranı ile birlikte ekonomik refahı artırabilir. Ancak, mevcut hazırlık seviyesini göz önünde bulundurarak bu konuya iyimser olarak yaklaşmak için henüz erkendir.

Refah, maalesef tesadüflere bağlı değildir. Afrika'nın genç nüfusundan en iyi şekilde yararlanabilmesi için, eğitim, istihdam ve beceri programlarına, mükemmelliği ödüllendiren yönetişim sistemlerine yatırım yapılması gerekmektedir. Bu stratejik yaklaşım, gençlerin kişi başına üretim kapasitelerinin artmasını sağlayacaktır. Ne yazık ki, Afrika Kalkınma Bankası'nın tahminlerine göre, Afrika'daki yaklaşık 420 milyon genç nüfusun üçte biri işsiz, diğer üçte biri savunmasız bir şekilde istihdam ediliyor ve altı kişiden sadece biri ücretli olarak çalışıyor. Bu durum, Birleşik Krallık'taki gençlerin Afrikalı meslektaşlarına göre ortalama 30 kat daha üretken olduğu gerçeğiyle karşılaştırıldığında oldukça endişe verici bir tablo ortaya çıkarıyor. Asya ülkelerindeki gençlerle karşılaştırıldığında ise fark daha da belirgin hale geliyor.

Cevap Tarım Sektörü olabilir mi?

Tarım sektörünün, Afrika'da gençlerin geleceğinde önemli bir rol oynayabileceği sürekli öne sürülüyor. Ancak sektörün yetersiz yönetimi, gençleri savunmasız hale getiriyor. Örneğin Uganda'da, genç bir çiftçi tarıma yatırım yaparak borç alabilir veya arazisini satabilir, ancak yatırım getirisi düşük olabilir veya hiç olmayabilir. Tarımsal girdilerin maliyeti yüksek olmasına rağmen, hasat zamanı geldiğinde ürünler düşük fiyatlara satılıyor. Bu durumda, tarımdan en çok yararlananlar aracılar oluyor. Bu sorunun nedeni, genç tarımsal girişimcilerin, çoğu siyasilere ait ve sermayeye erişimi olan firmalarla rekabet edememesidir. Uganda'da etkili tarımsal sübvansiyonların olmaması ve serbest piyasa ekonomisi, çiftçiliği büyük ölçüde kârsız hale getirmiş durumda. Gençleri destekleyen ve tarımda iyi yönetişim sistemleri oluşturan bir strateji, sektörün potansiyelini tam olarak kullanmasına yardımcı olabilir.

Başka Alternatifler

Birçok genç için tarım, uygulanabilir bir gelir kaynağı sağlamadığından giderek daha popüler hale gelen motosiklet taksi işi gibi diğer seçeneklere yönelmeye başlıyorlar. Uganda ve Kenya'da "boda boda", Nijerya ve Gana'da "Okada" ve Tanzanya'da "piki piki" olarak bilinen bu sektör, özellikle kentleşmenin artması ve gerilemesiyle birlikte birçok genç için vazgeçilmez hale geldi. Hatta bazı durumlarda, bu işten elde edilen anlık gelir uzun vadeli yatırımlardan daha faydalı görüldüğünden, gençler miras kalan arazilerini bile satıp motosiklet satın almayı tercih ediyorlar. Bu motosiklet taksilerin yaygınlaşması, özellikle Kampala gibi yerlerde ucuz ve verimli bir toplu taşıma sistemi olmamasından kaynaklanıyor.

Ancak, Afrikalı gençler arasında motosiklet taksi endüstrisinin hızlı yükselişi, uygulanabilir bir alternatif sunma konusunda beceriksiz politikacılar, bu işin doğasında var olan tehlikelerin farkında olmasının yanı sıra işin sürdürülebilir bir ekonomik seçenek olmadığını bilmelerine rağmen uygulanabilir çözümler sunamıyorlar. Bunun yerine, düzenlenmemiş “boda-boda” endüstrisinin sayısı arttıkça, politikacılar onları dikkate alınması gereken bir güç haline getiriyorlar. Politikacılar, popülist desteklerini sürdürmek için bu sektöre müdahale etmekten korkuyorlar.

Peki doğal kaynaklar?

Doğal kaynakların üretkenliğe yardımcı olmadığı gerçeğini üzülerek söylemek gerekiyor. Mozambik örneğinde, yakut adı verilen değerli taşların küresel talebi, Gemfields şirketinin sahip olduğu Montepuez Yakut Madeni'nde yaşayan gençler için refaha dönüşmedi. Özellikle Asya'daki yüksek talepten kaynaklanan yakut fiyatlarındaki artış, gençler için istihdam fırsatlarına dönüşmedi. Bunun yerine, neo-kolonyal yatırımcılar için bir nakit çıkışı fırsatı olarak görünüyor.

Söz gelimi, son on yılda, İngiliz sahibi Gemfields şirketi, Mozambik'teki yakut madenlerinde 500 milyon Euro değerinde yakut sattı. Ancak, kurumsal sosyal sorumluluk etiketi altında yapılan halkla ilişkiler faaliyetlerinin ötesinde, bu şirketler gençlerin istihdam edilmesi gerektiği gerçeğini göz ardı ederek bu zenginliği elde ediyorlar. Bu durum, Montepuez'deki gençlerin Gemfields'a ait araziye girmelerine ve yasa dışı madencilik yapmalarına neden oldu.

Sonuç

Modern Singapur'un kurucusu Lee Kuan Yew, "Üçüncü Dünyadan Birinci Dünyaya" adlı kitabında toplumun dönüşmesi için "aydınlanmış, eleştirel bir elitin ortaya çıkmasına ihtiyaç olduğunu" belirtmişti. Afrika'da ise, toplumun geneli için düşünen bu aydın seçkinlerden yoksun görünüyoruz. Kendi kendini idame ettiren bir büyüme döngüsü oluşturmak için, insan sermayesine yatırım yaparak bireylerin becerilerini başka ülkelerin ekonomilerini inşa etmek yerine yerel olarak kullanmalarını sağlamak esastır. Bu, eğitime büyük yatırımlar yapmayı ve tarım ile dijital ekonomi gibi uygulanabilir sektörlere teşvikler sağlamayı gerektirir.

Hızlı ve kararlı bir şekilde hareket edersek, Afrika'nın hızla büyüyen genç nüfusu potansiyel bir yükten muazzam bir varlığa dönüştürülebilir. Ancak, eğer harekete geçmezsek, etkisiz hale getirilmesi imkânsız bir saatli bomba ile karşı karşıya kalma riskimiz var. Demografik bir temettü elde edip edemeyeceğimiz veya eylemsizliğin sonuçlarına katlanıp katlanamayacağımız, zamanın göstereceği bir şeydir.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.