Sosyal Medya

SİYASET

Kanada’nın Filistinlilere Ücretsiz Vizesi: Batı, Sorunlu Müslüman Ülkeler için Güvenli Bir Liman mıdır?

Kanada’nın İsrail’e silah satışını sadece Mart 2024’te durdurduğu ve Filistin’i henüz bir ülke olarak tanımadığı göz önüne alındığında, bu samimiyetin kaynağı nedir diye sorulmadan edilemiyor.

Idris Babatunde Adeyemi

Kanada hükümeti, 27 Mayıs 2024 tarihinde Gazze’den gelen Filistinli mültecilere 5.000 ücretsiz geçici vize vereceğini açıkladı. Bu, daha önce açıklanan 1.000 vizeye göre bir artış anlamına geliyor. Ülkeye göre bu politikanın amacı, savaştan kaçanlara umut ve güvenlik sağlamak ve Kanada’daki akrabalarıyla yeniden bir araya gelmelerine izin vermektir. Beklendiği üzere, Filistin’de devam eden soykırım ve insani krizler göz önüne alındığında, Kanada’nın politikası çeşitli gruplardan hem övgü hem de eleştiri aldı. Peki, söz konusu politikanın arkasında yatan nedenler nelerdir? Başta Kanada olmak üzere Batılı ülkeler sorunlu Müslüman ülkelerden gelen insanlar için gerçekten güvenli bir sığınak olur mu? Ayrıca bu tür göç politikalarının sonuçları, zorlukları ve başarıları nedir? Ev sahibi ülkelere getirileri nedir? İşte busorulara cevap vereceğiz.

Arka planı

Son yıllarda Batı ülkelerindeki Müslüman mültecilere bakıldığında, Müslüman göçmenlerin ağırlıklı olarak Irak, Libya, Afganistan ve Suriye gibi Güney Asya ve Orta Doğu’daki çatışma bölgelerinden geldikleri görülmektedir. Özellikle Suriye iç savaşı, milyonlarca mültecinin Avrupa ve Kuzey Amerika’da güvenlik arayışına girmesine neden olmuştur. Bu Batılı ülkeler, bir insanlar için bir yandan siyasi istikrardiğer yandan iyi ekonomik fırsatlarvadediyor.

Avrupa Birliği (AB), Dublin Tüzüğü başta olmak üzere sığınma talebinde bulunan mültecileri kabul etmek için birtakım politikalar oluşturmuştur. Son on yılda AB ülkeleri, nüfuslarının yaklaşık yüzde 1,63’üne denk gelen 7,5 milyon mülteciye koruma sağlamıştır. Özellikle 2015 yılında Almanya, Suriyelilere yönelik açık kapı politikası uygulamıştır. Aynı yıl, AB, İtalya ve Yunanistan’dan gelen sığınmacıları iki yıl boyunca diğer AB ülkelerine kabul etmeyi zorunlu kılan geçici bir yer değiştirme planı benimsemiştir. Ancak, bu politikalar her ne kadar insani endişeler olarak gösterilirse de politika stratejilerin bir karışımıyla gelmektedir.

Kanada’nın Göçmenlik Politikası

Kanada’nın yeni politikasına dönecek olursak, Filistinlilere ücretsiz vize veren bu politika, önümüzdeki beş yıl içinde önemli sayıda mülteciyi barındırmayı hedefliyor. Bu kişiler, harçtan muaf eğitim ya da açık çalışma izni için başvuruda bulunabilecek ve Kanada’da bulundukları süre zarfında kendi geçimlerini sağlayabilecekler. Kanada’nın Göç, Mülteciler ve Vatandaşlık Bakanı Marc Miller, bu girişimin önemini şu sözlerle vurguladı: “Bu yeni tedbirler, güvenliğe giden insani bir yol sağlamakta ve devam eden kriz göz önüne alındığında aileleri bir arada tutmanın önemini kabul etmektedir.”

Ancak, Kanada’nın İsrail’e silah satışını sadece Mart 2024’te durdurduğu ve Filistin’i henüz bir ülke olarak tanımadığı göz önüne alındığında, bu samimiyetin kaynağı nedir diye sorulmadan edilemiyor. Özellikle göç eden nüfusları etkileyen jeopolitik meselelerdeki rolleri dikkate alındığında, ev sahibi ülkelerin bu tür politikalardan ne kazanmayı amaçladıkları sorusu gündeme gelmektedir. Doğrusu şu ki, acil güvenlik ve aile birleşimine odaklanan bu politika insani bir amaç taşısa da, ev sahibi ülkenin stratejik çıkarlarıyla da uyumludur. Aile bağlarına öncelik verilmesi, mültecilerin sosyal uyumunu ve entegrasyonunu artırabilir. Ancak, politikanın daha geniş kapsamlı sonuçlarını anlamak için beyin göçü ve beyin kazanımı kavramlarına daha yakından bakmak gerekiyor.

Beyin Göçü ve Beyin Kazancı: İkili Bir Perspektif

“Beyin göçü” vasıflı ve nitelikli bireylerin bir ülkeden diğerine göçünü ifade ederken, “beyin kazancı” ev sahibi ülkenin bu göçten elde ettiği faydaları ifade eder.  Savaş, çatışmalar ve siyasi istikrarsızlık coğrafi beyin göçünün nedenlerinden bazılarıdır. Bu faktörler, vasıflı ve yetenekli bireylerin daha iyi güvenlik ve fırsat sunan yerler için kaynak ülkeleri terk etmelerini tetiklemiştir. Örneğin Suriye’deki savaş, birçok yetenekli bireyin Türkiye, Almanya ve Yunanistan gibi komşu ülkelerde daha iyi koruma ve fırsatlar için ülkeden kaçmasına neden olmuştur. Ne yazık ki, çatışma bölgelerinde bulunan Müslüman ülkelerde, özellikle genç nüfusun nitelikli genç nüfustan yoksun olmaya başlayan Batı ülkelerine göç etmesi durumu da böyledir.

- İnsan sermayesi kaybı:

Savaş ve çatışma beyin göçü için büyük bir katalizördür. Bu durum İsrail’in Filistin’i işgalinin ardından açıkça görülmüştür. Gazze, Suriye ve diğerleri gibi savaş bölgelerini terk eden vasıflı ve eğitimli işçiler önemli bir beyin göçüne yol açmaktadır. Sağlık, eğitim ve teknoloji gibi önemli sektörlerdeki profesyoneller Gazze’nin toparlanması ve kalkınması için kritik öneme sahiptir ve bu kişilerin bölgeden ayrılması ilerlemeyi yavaşlatabilir. Başta sağlık ve yüksek öğrenim olmak üzere eğitimli işgücünün büyük bir kısmı ülkeyi terk etmiştir. Örneğin, sağlık ve yüksek öğrenim sektörlerindeki personelin %30,8’i göç etme isteğini dile getirmiş ve ana motivasyon olarak siyasi huzursuzluk ve kişisel gelişimi göstermiştir. Ayrıca, yaklaşık 13 milyon Suriyeli yerlerinden edilmiş iken Batı’ya varan birçoğu iyi eğitimli profesyonellerden oluşmaktadır. Filistin için de bu gidişat pek iyi görünmüyor. Zira yetenekli kişilerin göçü yerel sosyoekonomik gelişiminin potansiyelini azaltıyor.

Öte yandan Batılı ülkeler, sağlık, teknoloji ve eğitim gibi önemli sektörlerdeki işgücü açığını kapatarak ekonomik büyüme ve istikrarı destekleyen vasıflı mültecilerden ekonomik faydalar elde etmektedir. Mülteciler aynı zamanda girişimcilik becerileri ve yenilikçi fikirler de getirerek Batı ekonomilerinin dinamizmini ve rekabet gücünü arttırmaktadır. Örneğin Kanada, Gazze’den gelen, işgücü boşluklarını dolduran ve yenilikçiliği teşvik eden vasıflı bireylerden ekonomik olarak kazançlı çıkmaktadır. Benzer şekilde, Almanya da Suriye krizi sırasında uyguladığı “açık kapı” politikasından faydalanarak kayda değer entegrasyon çabalarına ve beceri eksikliği yaşanan sektörlerde Suriyeli profesyonellerin katkılarına yol açmıştır.

Sosyal Etki:

Yetenekli bireylerin sürekli olarak ülkeden ayrılması, kalanlar arasında umutsuzluk ve moral bozukluğu hissine yol açabilir. Bu durum sosyal uyumu ve nüfusun kolektif moralini etkiler. Ayrıca, genellikle ailelerin ayrılmasına yol açarak zaten zor olan yaşam koşullarına bir de duygusal gerginlik ekler.

Bu arada ev sahibi ülkede durum farklıdır. Mültecilerin kabulü kültürel çeşitliliği arttırarak ev sahibi ülkenin sosyal dokusunu zenginleştirir. Bu çok kültürlü ortam, birçok kültür hakkında daha derin bilgi sahibi olunmasını ve bu kültürlerin takdir edilmesini teşvik eder. Ayrıca, göçmenler sıklıkla toplumların daha dayanıklı ve uyum sağlayabilir hale gelmesine yardımcı olan benzersiz bakış açıları ve deneyimler getirirler. Demek ki, bir yandan mülteciler kendi ülkelerine, topraklarınaözlem duyarken, ev sahibi ülkelerin dinamiklerine katkıda bulunuyor olacaktır.

- Demografik Denge:

Birçok Batı ülkesi yaşlanan nüfus ve azalan doğum oranlarıyla karşı karşıyadır. Genellikle daha genç ve aileleri olan mülteciler, demografik yapının dengelenmesine yardımcı olmakta ve sürdürülebilir nüfus artışını desteklemektedir. Ayrıca, genç ve vasıflı işçilerin gelişi işgücünü yenileyerek istikrarlı bir yetenek arzı sağlar ve bağımlılık oranını azaltır. Örneğin, Almanya’nın Suriyeli mültecilere yönelik açık kapı politikası, ülkenin karşı karşıya olduğu demografik zorlukları ele almayı amaçlamıştır. Kanada’da benzer bir şey söylenebilir.

- Din ve Kültür Kaybı

Müslüman dünyası ile Batı arasındaki kültürel tezatlıktartışmasız bir gerçektir. Batı, bireyci değerleriyle bilinirken Müslüman toplumlar genellikle kolektif yapılarıyla tanımlanır. Bu kolektif yapı, Müslüman kültüründe ailenin kutsallığını vurgulayan önemli bir rol oynar. Ancak, bu kültürel farklılıkların etkileşim alanında, aileye öncelik veren bireylerin, aile odaklı geleneksel değerlerin Batı’daki birey merkezli toplumlarla nasıl başa çıkacağı önemli bir sorudur.

Dinî rehberliğin eksikliği ise kültürel ve manevi yönden bir boşluk yaratmakta, toplumsal etkinlikleri ve dinî pratikleri etkilemektedir. Göçmen aileleri bu durumda, geleneksel değerlerini koruma mücadelesi verirken parçalanmakta ve toplumsal dokuyu zayıflatmaktadır. Ayrıca, çoğu zaman kendilerine yabancı olan liberal ve dinsiz değerlere maruz kalarak, gelecek nesillerin dinî anlayışlarını da olumsuz etkilemektedir.

Elbette, bazı göçmenlerin Batı’da yaptıkları tebliğ çalışmalarını göz ardı etmek doğru olmaz. Ancak, bu tür çalışmalar içi boşatılmış olan değil, gerçek İslam’ı doğru bir şekilde anlatma amacı güdüldüğü sürece makuldür.

Sonuç

Genel olarak, Kanada hükümetinin Filistinlilere yönelik politikası gibi jestlerin, iddia ettikleri hümanizmi her zaman yansıtmadığını söyleyebiliriz. Bu tür yardım girişimleri genellikle kendi ülkelerinin çıkarlarını önceleyerek Müslümanları dezavantajlı bir konuma sokabilir. Bu ülkeler, bu tür “yardımlar” yaparak kendi ekonomilerini ayakta tutarken Müslümanlar, sadece kendi ekonomileri ile başa çıkmakta zorlanmıyor; aynı zamanda kültürel değerlerinin erozyona uğramasıyla da karşı karşıya bırakılıyor.

Kaynakça

Government of Canada. Temporary resident pathway opens for Palestinian extended family in Gaza. https://www.canada.ca/en/immigration-refugees-citizenship/news/2024/01/temporary-resident-pathway-opens-for-palestinian-extended-family-in-gaza.html

Julie Young (2024). Brain Drain: Definition, Causes, Effects, and Examples: Investopedia. https://www.investopedia.com/terms/b/brain_drain.asp

Liebert, S., Siddiqui, M. H., & Goerzig, C. (2020). Integration of Muslim immigrants in Europe and North America: A transatlantic comparison. Journal of Muslim Minority Affairs40(2), 196-216.https://www.tandfonline.com/doi/full/10.1080/13602004.2020.1777663?scroll=top&needAccess=true  

Mataria, A., Abu-Hantash, I., & Amer, W. (2008). The “brain drain” of the Palestinian society: with an exploratory study of the health and higher education sectors. Jerusalem and Ramallah: Palestine Economic Policy Research Institute (MAS). https://mas.ps/cached_uploads/download/migrated_files/20141811153942-1-1640016410.pdf

NRC Global Figures. https://www.nrc.no/shorthand/fr/a-few-countries-take-responsibility-for-most-of-the-worlds-refugees/index.html

REUTERS and TOI STAFF. Canada pledges temporary visas for 5,000 Gaza residents related to citizens: The Times of Israel. https://www.timesofisrael.com/canada-pledges-temporary-visas-for-5000-gaza-residents-related-to-citizens/

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.