editorbet giriş Deneme Bonusu veren siteler editorbet giriş

ABD’nın Öldüren Teknoloji Şirketleri

ABD’nın Öldüren Teknoloji Şirketleri

Son günlerde yaşanan iki gelişme, küresel şirketlerin Gazze’de süren soykırıma nasıl ortak olduklarını ve bundan nasıl kazanç sağladıklarını bir kez daha gözler önüne serdi. İlk olay, Microsoft bünyesinde çalışan iki kişinin, şirketin İsrail ordusuna yapay zekâ teknolojisi sağlamasını alenen protesto etmesiyle gündeme geldi. İkinci örnek ise, BM Özel Raportörü Francesca Albanese’nin TRT Francais’e verdiği dikkat çekici röportajdı. Albanese, bazı güçlü devletlerin ve büyük şirketlerin, barış için atılan adımları kasıtlı olarak engellediğini açıkça ifade etti.

Aslında bu yeni bir bilgi değil. Yıllardır süren boykot ve yatırım geri çekme kampanyaları, büyük şirketlerle İsrail arasındaki rahatsız edici ilişkilere dikkat çekiyor. Ancak teknoloji devlerini daha yakından mercek altına almak artık kaçınılmaz. Zira günlük hayatımızın her alanına nüfuz etmiş bu firmalar, İsrail’in saldırgan politikalarına sandığımızdan çok daha derin bir şekilde ortaklık ediyor.

İşte bu şirketlerden beşinden söz edelim…

  1. Boeing

Uçak üretiminde Boeing ve Airbus yıllardır zirveyi paylaşırken, Boeing tek başına pazarın yüzde 40’ından fazlasını elinde tutuyor. Uçakla seyahat eden hemen herkesin en az bir kez bir Boeing uçağına bindiği söylenebilir. Ancak Boeing’in faaliyet alanı yalnızca sivil havacılıkla sınırlı değil. ABD merkezli şirket, aynı zamanda dünyanın en büyük beşinci silah üreticisi konumunda. İsrail ordusu tarafından kullanılan F-15 savaş uçakları ve Apache AH-64 helikopterlerinin üreticisi olan Boeing, Gazze’de kullanılan GBU-39 güdümlü küçük çaplı bombaları da üretiyor.

  1. Amazon

Dünyanın en zengin ikinci ismi Jeff Bezos’un kurduğu Amazon, sık sık boykot listelerinde kendine yer buluyor. Alışverişten medyaya, bulut bilişimden dijital içeriğe kadar hayatın her alanına nüfuz eden bu dev şirketin, İsrail’in işlediği suçlarla ne kadar iç içe olduğu ise çoğu zaman gözden kaçıyor.

Bir zamanlar kitap satışıyla yola çıkan Amazon, bugün yüksek teknoloji hizmetleri sunan küresel bir dev haline geldi. Amazon Web Services (AWS) sadece şirketin ticari faaliyetlerini büyütmekle kalmadı, aynı zamanda İsrail’in askeri operasyonlarında da kilit bir rol oynamaya başladı. İsrail askeri istihbaratı, AWS altyapısını Gazze’deki bireyler hakkında büyük miktarda gözetleme verisi toplamak ve depolamak için kullanıyor.

Amazon’un, 2021’den bu yana Google ile ortak yürüttüğü ve 1,2 milyar dolarlık değere sahip Project Nimbus anlaşması kapsamında İsrail hükümetine bulut hizmetleri sağladığı biliniyor. Bu proje aracılığıyla Amazon; İsrail ordusu, istihbarat birimi Shin Bet, polis teşkilatı, cezaevi idaresi ve İsrail Havacılık ve Uzay Sanayii gibi birçok kuruma doğrudan teknoloji altyapısı sunuyor.

  1. Google (Alphabet)

Artık yalnızca bir teknoloji şirketi değil; Google, arama motoruyla bilgiye ulaşmak neredeyse eş anlamlı hale gelmiş durumda. Android telefonlardan Gmail’e, sunduğu sayısız hizmetle günlük yaşantımızın içinde. Ancak bu kullanıcı dostu yüzünün ardında, Gazze’deki insanlık dışı saldırılarda doğrudan rol oynayan karanlık bir ortaklık yatıyor.

Ekim ve Kasım 2023 arasında, Google İsrail Savunma Bakanlığı’ndan gelen talep üzerine, yapay zeka destekli Vertex hizmetini hızla devreye aldı. Bu teknoloji, büyük veri kümelerine yapay zekâ algoritmaları uygulayarak, İsrail’in savaş teknolojisine ciddi bir katkı sağladı. Anlaşma, Google Fotoğraflar’daki yüz tanıma sistemlerinin, Gazze halkının kitlesel gözetiminde kullanılmasının da önünü açtı. Google aynı zamanda, İsrail’in askeri kurumlarına hizmet veren ve büyük tepki toplayan Project Nimbus sözleşmesinin de bir parçası.

Tüm bu ortaklıklar kamuoyunda tepki toplarken, şirketteki bazı çalışanlar protesto hakkını kullandı. Ancak Google, bu itirazlara kulak vermek yerine, muhalif çalışanlarını işten çıkararak sessizliği tercih etti. Şubat ayında ise daha da ileri giderek, ana şirket Alphabet’in kararıyla yapay zekâ araçlarının silah sistemleri ve gözetim amaçlı kullanımına yönelik yasağı kaldırdı.

  1. Microsoft

Silikon Vadisi’nin bir başka dev ismi Microsoft da artık sadece teknoloji alanında değil, ne yazık ki savaşta da rol kapma yarışında. Özellikle İsrail ordusunun Microsoft’un Azure yapay zekâ hizmetlerini giderek daha fazla kullanması bu durumu gösteriyotr. Mart 2024 itibarıyla, İsrail ordusunun bu hizmetleri kullanımı, 7 Ekim öncesine kıyasla tam 64 kat artmış durumda.

Drop Site News tarafından sızdırılan belgeler, Microsoft’un iletişim sistemlerinin, İsrail Hava Kuvvetleri’nin “hedef bankalarını” yöneten Ofek birimi tarafından nasıl kullanıldığını ortaya koyuyor. Bu sistem, ölümcül saldırılar için hedeflerin belirlendiği veri tabanlarını içeriyor. Ancak ortaya çıkanlar, yalnızca buzdağının görünen kısmı.

Gazze’de öldürülen Filistinliler için düzenlenen saygı nöbetine katılan iki çalışanını işten çıkaran Microsoft, daha sonra viral hale gelen “Mustafa, Sana yazıklar olsun” videosunu paylaşan iki çalışanını da kapının önüne koydu. Protestoları bastırmak için başvurulan bu yöntemler, şirketin tarafsızlıktan ne kadar uzaklaştığının da açık göstergesi.

  1. Caterpillar Inc. (CAT)

Dünyanın pek çok ülkesinde Caterpillar buldozerleri, yol ve köprü yapımıyla özdeşleşmiş durumda. İnşaat makine sektörünün liderlerinden olan şirket, özellikle buldozer alanında adeta tekeli elinde tutuyor. Ancak Filistin topraklarında bu makineler kalkınmanın değil, yıkımın sembolü haline gelmiş durumda.

Caterpillar, İsrail ordusuna onlarca yıldır D9 tipi zırhlı buldozerler tedarik ediyor. Bu makineler, işgal altındaki Batı Şeria’da Filistinlilere ait evleri ve sivil altyapıyı yerle bir etmek için sistematik biçimde kullanılıyor. Söz konusu buldozerler, Gazze’de halen devam eden yıkım sürecinde de aktif olarak sahada. Bazı modeller ise insansız hale getirilerek, İsrail’in en ağır saldırılarında uzaktan kontrolle görev yapacak şekilde özelleştirilmiş durumda.

Bu arada 16 Mart 2003’te, 23 yaşındaki Amerikalı barış gönüllüsü Rachel Corrie, bir Caterpillar D9 buldozeri tarafından ezilerek hayatını kaybettiği görüntü hâlâ hafızalardaki yerini koruyor.

Tefekkür...

Ne yazık ki gerçek şu: Her gün elimiz ayağımız haline gelen ürünler, aslında bize düşmanlık eden yapıların kontrolünde. Tüketim mallarını boykot etmek nispeten kolay olabilir; bir çikolatayı, bir içeceği ya da bir kıyafeti alışveriş listemizden çıkarmak bizim elimizde. Ancak teknoloji öyle değil. Özellikle dijital çağda, belirli teknolojileri tamamen hayatımızdan çıkarmak neredeyse imkânsız. Nitekim bu yazı bile Microsoft’un işletim sistemi ve yazılım araçlarıyla hazırlanıyor. Peki, bu durumda onları nasıl görmezden gelebiliriz?

Bu, bizi daha derin ve acı bir gerçekle yüzleştiriyor: Sorunlarımız, kendi üretim gücümüzü kuramamış olmaktan ve dışa bağımlılıktan kaynaklanıyor. Oysa mesele sadece servet meselesi değil. Doğru yönlendirme ve sağlam politikalarla, nitelikli insan gücüne ulaşmak mümkün. Asıl eksik olan, kaliteye, adalete ve ortak refaha kendini adamış, cesur ve dönüştürücü bir liderliktir. Ülkesini ve halkını önceleyen vatansever kadrolar olmadan, bu şirketlerin pençesinden kurtulmamız zor görünüyor.

Nitekim Rabbimiz şöyle buyuruyor:

Ey iman edenler! Sabredin, kararlılıkta yarışın, düşmana karşı hazırlıklı olun, Allah’a karşı gelmekten sakının ki başarıya ulaşabilesiniz.” (Âl-i İmrân, 3/200)